Bayram arifesinden anneciğimin mezarını,bayram günüde aile büyüklerimizi ziyaret edip hayır dualarını alarak 1.gün çıktık yola...İstikamet Roma!İtalya!
Açıkcası yola çıkmadan önce çok kaygılıydık,hani bir şey olacağından değil de 6,5 yaşında iki çocukla bilmediğin yaban ellerde,bilmediğin yemeklerle,hadi onuda geç turla gezeceğiz,ekibe uymak lazım,ya yorulurlarsa,inatlaşırlarsa ve hatta en korkuncu benim güzel cadım o ince çığlığını en yüksek desibelinden bir atarsa?
Hani bize bir şey olmazda,ya Papa korkarsa?:P
Duyan;Ah ne güzel Roma gezersiniz romantik,romantik diyordu...Bense muhtemelen 2 çocukla romantik komedi oluruz diyordum!
Bundan sonra büyük konuşmayacağım,yalancı çıkmamın sevinciyle doluyum!:)
*VATİCANO!
İlk gün ayağımızın tozu ile bavulları tur otobüsüne atar atmaz;
Müslüman ülkenin müslüman vatandaşları olarak, Hristiyanlığın merkezi,kutsal kenti olanVatikan'a koştuk!??Din değiştirmeye değil tabii ki?:)
Sadece yıllardır merakla izlediğim,okuduğum,tüm filmlerin,kitapların ve çalıştığım sanat tarihi derslerinin hatırına o heykelleri dünya gözüyle görmek,o binaların içinde olmak ve tarihe dokunmak için.
Dini açıdan -haliyle- herhangi bir etkileşim de bulunamadığımızdan 'müze' gezer gibi gezdik tüm yapıları...
Kiliseler,şapeller,katetralller hepsinden tarih fışkırıyor,sanat fışkırıyor....
Tabi mevcut din buna çok müsait...Paganlığında etkisiyle putlaştırma tarzında heykeller,melekler,azizler,rahipler vs.çok fazla....
Yağlı boya tablolar ve duvar rölyefleri ile görsellik çok başarılı ve etkilyici bir şekilde kullanılmış bu da her yapıyı bir sanat eserine dönüştürüyor.
Vatikan'a St.Pietro Meydanından başladık.288 sütünla çevrili bu geniş alanın tam ortasında bir benzerinin İstanbulda bulunduğu bir Dikilitaş var.Meydanın sonunda ise St Pietro Katedrali.
Katedralin içinde-kendi mimari yapısıda dahil-pek çok eser; ünlü ressam,heykeltraş ve mimar Michelangola'ya ait...
Ben en çok ünlü Pieta (Merhamet) heykelini merak ediyordum.İsa'nın çarmıhtan indirildikten sonra annesinin /Hz.Meryem'in kucağına yatırılmış hali... Görünce bir kere daha Michelangelo'ya hayran kaldım...Mermerle yansıtılan o doğallığa,o yumuşak hisse.(yanda)...
Katedralin birisi sağda,birisi solda olmak üzere iki adet kapısı bulunuyor...Her 20 yılda bir hacı olmak üzere vatikan'a gelen hristiyanlar Cennet Kapısından geçerek hacı oluyorlarmış...Bir de Cehennem Kapısı vardı ki onun yanında pek kimse yoktu?!
*la Fontana di Trevi /TREVİ (üçyol) ÇEŞMESİ; Aşk çeşmesi diyorlar adına da aslında pek bir ilgisi yokmuş,klasik, turist çekmek amaçlı kullanılan bir isim...Rehberimizin dediği geliyor aklıma hala gülüyorum;...Bizimkiler Romalı Perihan filmlerinden sonra kullanmaya başlamışlar bu adı demişti:))Tarih ne yazmakla ne anlatmakla bitecek gibi değil!
Biraz hava/konu değişimi yapalım;
Genel olarak Roma hakkında edindiğim bilgileri paylaşmak istiyorum şimdi de;
*Roma'da su bedava...Evlere su faturası gitmiyormuş,şehirdeki tüm çeşmelerin suyu içilebilecek kıvamda imiş.
*En düşük asgari ücret net 900 euro civarında olunca haliyle biraz pahalı bir şehir...
*Kahvaltıları tatlı kruvasan,pasta ve keklerden oluşuyor...Yok öyle bizdeki gibi güzelim tam yağlı bir beyaz peynir,domates,zeytin,çay! vs.(yazık onlara:)
*Tüm salam,sosis vs.ürünlerin domuz eti içerdiği öğrenince,çocuklara-son kullanma tarihleri geçmiş onları yemiyoruz-şeklinde caydırıcı parlak!cümleler kurduk.
*Lokanta veya Cafelerde ayakta atıştırmak çok yaptıkları birşey...Hep bir yere yetişme telaşında oldukları için dedi rehberimiz ama bence bir fincan cappicıno'ya;ayakta 1 eoru!,masada oturup içince 3 euro vermeleri daha haklı bir gerekçe!
*Ve bir kadeh şarap,bir kutu cola'dan daha ucuz!Ev yapımı kırmızı şaraplarından Chianti!tavsiyemizdir:)
*Domuz eti çekincemizden dolayı Vejeterigian pizza tercih ettiğimiz için pizzaları hakkında pek bir yorumda bulunamayacağım,genelde güzeldi ve bizim alışık olduğumuz pizza hamurlarının aksine hamurları neredeyse lavaş inceliğinde idi.
*Tiramisu'larına bayıldım!
*Makarnaları al dante-yarı pişmiş haşladıkları için, az piştiği ve dolayısıyla çok çiğnenip yavaş yenildiği için porsiyonlarının az olmasına rağmen oldukça doyurucu ve lezzetli!
*Kremalı tatlıları,kekleri çok fazla tüketiyorlar,pakarna ve pizza tarzı hamur işlerinide öyle...Yine de genel olarak gayet fitler...spor!spor!spor!
*Kadınlar mini etekleri ve illaki kırmızı rujları ve illaki sigaraları ile arzı endam ediyorlar sokaklarda...Ve bir allahın kulu da 'bunda iş var!'tarzı bakışlar atmıyor onlara,öyle rahat ve mutlular benim gördüklerim...Birde gece taksiye yalnız başına binen kadınlara taksi şöförü %20 indirim yapmak zorunda imiş,kadını koruma amaçlı...*Çoğu yolda trafik için sinyalizasyon yok...Yaya olarak adımınızı yola attığınız anda arabalar duruyor!?
Alışık olmayınca insan bir mühim hissediyor kendisini:)
Hatta bir ara kaldırımdan ayağımı yola basıp,çekesim,basıp,
çekesim, arabaları oynatasım geldi:P
Gladyatörler?!
Foto madam,foto!?:))
Neyse bu kadar magazinden sonra dönelim tarihin tozlu sayfalarına...
Hala benimleyseniz? merak etmeyin az kaldı:)
FLORANSA,Firenze; Romada kaldığımız 5 gün içinde hava 3 gün yağmurluydu...ilginçtir yağmurlu günlerde sabahtan14:00,15:00'e kadar hava açık güneşliyken sonrası illaki ara ara yağmurluydu...
Roma/floransa arası yaklaşık 3,5 saat...Otobüs yolculuğu keyifli olsada bir müddet sonra sıkılan çocukları eğlendirme işi kesinlikle tecrübe istiyor(bknz: ikiz babası:)
Öncelikle belirtmek isterim ki Floransa kesinlikle Roma'dan daha güzel!Açık hava müzesi kıvamında meydanlar,binalar ve daracık sokakları ile şirinmi şirin bir küçük şehir...Amma velakin yağmurun azizliğine uğrayarak dolaştığımız için her yerini gezemedik,göremedik,fotosunu çekemedik!:(
Kalbimde aklımda Firenze de kaldı...
Bir katedralin önünde Dante'nin( evet,evet o! dante gibi ortasındayız ömrün diyen dante)heykeli vardı.Harika bir yapıydı ama adını bile anlayamadım yağmurdan,işte o yapının arka bahçesinde Galileo Galile'nin mezarı varmış(evet,evet o!dünyanın döndüğünü bulan şahsiyet)onu çok görmek istedim ama hem fırsat,hem vakit olmadı:( Nihayetinde kapalı mekanlarda geçen bir kaç saat sonunda;Mıchelengo'nun ünlü Davud/david heykelinin orjinalini( ki foto çekmek yasak olduğu halde flaşsız çektim,pişman değilim!
Ve ünlü Floransa/Toscana bölgesinin üzüm bağlarının şaraplarından tatma ve alma şansını yakaladık...
Veee son!
Diyemiyorum çünkü daha,Napoli,pompei ve piazza novana var:)
Ama tahminim odur ki ne sizde okuyacak sabır ne bende yazacak anlatacak hal kalmamıştır:)
Bu kadar uzun postlar yazmak,okunulması bakımından riskli biliyorum,genelde hepsi okunmaz,haliyle yorum yapılmaz,eğer yapılmaz ise biliniz ki bu bloğun sahibesi bu duruma hiç bozulmaz:))
Empati herşeydir netekim:))
Devamı var bitmedi aşkımız:)))))))))
22 yorum:
Benim de yıllardır hayalimdir:)) Özellilkle de Floransa!!!2 çocukla ne güzel gezmişsiniz! Bravo!!! Merakla geri kalanını bekliyorum:) Öptüm kocaman sizi:))
oy ne güzel bir tatil olmuş o öyle.ben de italya'ya gitmeyi çooook istiyorum.darısı başıma inşallah.post uzun olmmaış bu arada bir solukta okudum.heyecanınız yazıya da geçmiş.
kahvaltı sadece orda değil neredeyse her yerde öyle avrupada, bıktım bıktım en çok kahvaltıyı özledim(tabi kendi evimizde normal türk kahvaltısı ama canım beyaz peynir yok burdaaaa) . İtalyada bir ay kalınca nasıl özlemiştim yemeklerimizi anlatamam
Ne güzel olmuş gittiğin Banu'cum.
Diğer gezileri de paylaş bizle...
Sevgiler...
Banucum sen yazmışsın güzel güzel, okumazsak ayıp valla :)
-
OO çok güzel olmuş.
biraz daha çocuklar orada ne yaptılar,tavırları nasıldı bahsedermisin.
benim ikizlerden kız olan da atıyor o tiz çığlıklardan :)
Sen yazarsın da ben okumazmıyım,inan bir solukta merakla okudum :) ve devamını bekliyorum.İkiz babasının eğlendirme şekline de bayıldım doğrusu :)
ben de Romaya gitmek istiyorum...
Romaya gitmek istiyorum bende...
Gitmek istiyorum bende Romaya beee Leylammmm... :)
Ayyy ne güsel gezmişssiniz ben hiç cesaret edemediğimden Dodiksiz gittik hep yurtdışına özellikle de bu yüzden devamını merakla bekliyorum kuzuların!! ve sizin maceralarınızı.
sevgiler
Bende de senın korkularının aynısı oldugundan kımıldamıyorum bir yerlere...Çocuk işte bu huysuzluk eder ve rezıl olur gördüğüm her yer diye...Biraz daha büyümelerini bekliyorum...
Sen bir cesaretle çıkmışsın yolla,çok güzel geçmiş yazından anlaşıldığı gibi...
Çok uzun yazdım yorum yazmazsanız kusurlarınıza bakmam diyorsun ama bu kadar güzel yazmış ve anlatmışken nasıl yorum yazılmaz...
Öpüyorum seni ve o iki küçük minikleri
sevgiyle...
Bırlıkte gezmıs kadar
keyıf aldım
harıka bı yazı olmus
Okuduğumuz metni anladık mı sınavına bile girebilirm:))), keyifle okudum, üniversite son senemde turla tek başıma gitmiştim oralara, gerçekten tarih kokuyor, ama bebelerle gitme işi iyi cesaret doğrusu, ben kaymak ve kadayıfla bir durak öteye gitmeye ürker oldum artık.Sevgiler sinem
hiç de pişman olma Banucum, Topkapı sarayında resim çekmek yasak bu turistler cayır cayır çekiyorlar güya çaktırmadan:))
Ne kadar güzel bir gezi olmuş... Gezinin romantik olmasına katkıda bulunan Zuzularada bir kocaman aferinn....
Sevgimle
bu bayram da böylece geçti diyorsun...
tatlım yazının hepsinin okunmaması n'kelime... ben bir solukta zevkle okudum diğer tüm yazılarını okuduğum zevkle:)) n'iyi oldu yahu tekrar yazman:)) kalan gezi notlarını da dört gözle bekliyorum hepinizi öpüyorum:))
Sonuna kadar, yüzümde bir tebessüm içimde bir sıcaklık ile okudum hepsini devamı gelirse de okurum seve seve canım, ne güzel dileğin gerçek olmuş, zuzularda uyum sağlamış oh misss, sana da anlatması kalmış.Sıra da gemi turu olur mu dersin, olur olur çok isteyince olur.Öptüm seni caan can:)
*Sebla'cım umarım hayalin gerçek olur!Dediğim gibi floransa da aklımız kaldı,niyetimiz ileride sadece oraya bir kere daha?Hatta haberleşelim birlikte gidelim?Hayal bu ya?:))
*Kara Kitap tşk.ederim:)
*Gece'cim bir peynir sever olarak seni çok iyi anlıyorum:( Adresini yazsana özelden yollayabilirim istersen...
*Özlem'cim ilk fırsatta yazacağım canım..
* Handan'cım her şey sizin için:)
*Sevgili İkiz bebek;bir daha ki postta bahsetmeyi düşünüyordum bende,ve ne olacak bu çılgın kızlarla halimiz?:)
*Nehircce:)))
*Tabiat'cım umarım gidersiniz,
umarım gidersiniz,umarım gidersiniz:)))Yalnız gitmeyi hiç düşünmediğimiz için 6 yıldır bekliyorduk yurd dışı için,
yazacağım özel istek var:)sevgiler...
*Elif'cim insan denemeden,
yaşamadan bilemiyor ki ne yaşayacağını?Benzer sebelerden bizde bekledik ama demek ki gelmiş zamanı?:)Elbet sizin içinde uygun an gelecektir:)Teşekkür ediyorum güzel sözlerine ve bende senin melekleri öpüyorum canım...
*Öykü'cüm ne mutlu!:)
*Sevgili Sinem hoşgeldin,sınavdan 100 veriyorum:)Çocuklarla evet cesaret işi ama -zaten alışkınız organize yaşamaya,acele etmeye,ani çözümler üretmeye vs.vs.ye?- dedik aldık başımızı gittik...Bence sizde deneyin,risk almadan yaşanmıyor ki?:)Sevgiler.
*Lale ablacım :))
*Sanırım öyle diyorum,gereksiz...
*Belgin'cim şımardım:))
*Elçin'cim o gemi de ah biz+siz de olsaydık?:)
Şükür kavuşturana... Çok güzel olmuş, biz de gezmiş gibi olduk. Aferin Zuzulara, büyümüşler annesi. Peynirsiz kahvaltı olmaz değil mi? Ağızlarının tadını bilmiyor bunlar.
Özlemişim. Sevgilerimle...
Neden olmasın??? Bizde de olur bir bebek:) Sizin tecrübelerden faydalanırız:))
keyifle okuduk yazını.çok şeker bir anlatım arkadaşım.biz de kıssmetse bu mayıs gidicez.sevgiler arkadaşım
Yorum Gönder