26 Eylül 2008 Cuma

DİZİMDEKİ & İÇİMDEKİ YARA

Geçen salı akşamı kayınvalidemlerdeydik...Allah kabul etsin, yedik içtik birlikte iftarımızı açtık...İftar sonrasıda o gün meleklerimin doğum gününe denk geldiği için ufak bir kutlama ve pasta seronomiside yaptık...(Esas büyük kutlamamız bayramdan sonra olacak :))
Çocuk olmak var şu hayatta...En ufak bir eğlenceyi,oyunu, hediyeyi öyle sevinçle karşılıyorlar ki...Öyle koşulsuz, şartsız sıcacık seviyorlar ki...
Dedelerine sarılmaları, ellerini öpmeleri...
Hele ki kayınvalideme, babaannemmm, diye sarılmaları, beni hem sevidiriyor, hemde içimi burkuyor...
Geçen gün,güçlü olması için akıl verirken bir dostuma, aynı pozisyonda buluyorum o anda kendimi...En mutlu anımda,hüzün hep yanımda...
Annemi düşünüyorum...Meleklerimin ona hiç anneanne diyemediklerini :(
Aslında daha ne hallerini göremediğini:(
İçim acıyor:(
Sonra aklıma,bir yerlerde okuduğum o cümle geliyor...
'Keşke hep çocuk kalsaydım da, dizimdeki yaranın en büyük acı olduğunu sansaydım‏'
Sanırım bu cümle durumu özetliyor....

1 yorum:

Elçin dedi ki...

Bu sözü bende çok seviyorum canım. Ne çok düşerdik oynarken, dizlerim hep yara olurdu da ağlarıdm durmadan. Ah keşke sadece dizimdeki yaraya ağlasam şimdi de!!
Sabır, sabır ve yine sabır cancazım...