10 Ağustos 2009 Pazartesi

UcundaN DÖNDÜK :)

Sabah serinin de,yolumuzun uCUNDA'ki;Cunda adasına doğru yola çıktık.Çocukluğumun anıları,bildik tanıdık mekanlar.Şükredilesi bir doğa,masmavi gökyüzü,yemyeşil ağaçlar.Kıvrıla,kıvrıla giden yollar-ki çok severim- arada tatlı nağmeler,nağmelere eşlik eden'eş'ler.(Eh yalan değil,bir kısmı böyleydi)
Sonrası da;
Arka koltuktaki küçük insanların,birbirlerine gördükleri rüyaları anlatmaları ile patlak veren 'senin rüyan değil! Benim rüyam daha güzel!?'savaşlarını susturmakla geçti!:)

Neyse,kazasız belasız geldik Cunda'ya.Elimiz de otelin adresi;Sora sora bağdat bulunur ama otel bulunmaz!Dön,dön beynimiz döndü!En sonun da,'hadi canım daha neler?'ile 'yuh bu kadar mı olur!' arası gayet sevecen söylemler ile gezdiğimiz otel denilen mekanı,aynı serilikle terk ettik! Bina dökülüyor,havuz desem-ya da demesem de sadece-etrafı perdelerle çevriliydi desem,anlarsınız siz onu(Demek ki neymiş,bir daha öyle internetteki fotolara kanıp bir yerlere gidilmeyecekmiş!)

Öğlen olmuş,hava sıcak,çocuklar sıkılmış,anne baba şaşkın,ne yapsak?Nereyi bulsak? Nerede kalsak?diye ada'yı turlarken...Ve anne,her gördüğü betonarme garip yapıya üzülerek,nerede bu adanın taş evleri,erguvanlı balkonları diye düşünürken...
Yollarına çıkan bir taksi sayesinde cennet mekana ulaşmışlar...

Çocuklar suya,baba gölgeye,anne çayına kavuşmuş:)

Ama bir gariplik varmış burada...Alışık olduklarını içten içe bildikleri ama uzun zamandır dinleyemedikleri için adını koymaya çekindikleri bir gariplik...
'Sessizliğin sesi'...
Ada öyle sessiz,öyle sessizmiş ki;Dalgaların sesi insana ninni gibi gelebilirmiş...
İlk önceleri ürkmüşler,eyvah nasıl geçer burada koca bir hafta,baş başa olsak tamam da...Ya çocuklarla?

Öyle ya bu güne kadar-hiç arzu etmedikleri halde cocukların hatırına-tatil köylerine hapsolmuşlar,kaydıraklı havuz?Animasyon ekibi?Mini Club?Yemek sonrası çocuklar için,koştur,koştur gidilen danslar vs. ile bu iki canavarı oyalamışlardı????
Oysa unuttukları bir şey vardı...
Çocuklar için;adanın oyuncu kedileri,ya da yaşlılıktan ağzında dişi bile kalmayan miskin köpek Max yeterliydi...
Tatil köylerinde 'tatil' mi? Sanırım arada onu da yapmışlardı?
Ya da yaptıklarını tatil sanmışlardı?
Oysa unuttukları bir şey daha vardı...



Gerçek tatil...
Tam da bu sefer ki gibi;Sadece dalgaların sesi eşliğin de,'eş' seçtiğinle,sağlığa kaldırılan kadehlerden çıkan ince tını ve ilk kadehteki gülümsemeyi,2.kadehte kahkahaya bırakmaktı:)

Not:Yazının devamı var,bitmez bu tatil...Herkese Merhaba:))

9 yorum:

Elçin dedi ki...

Hoşgeldin güzelcim:))
Özledim seni..
Ne güzel geçmiş tatil.
Bekliyoruz kalanını merakla:)

Deniz dedi ki...

ooooh ne keyif :))
Papalina da yediniz mi?

SMİLENA dedi ki...

ben sırf bu yüzden bu sene tatile gitmedim.paket programlar.her gece aynı animatörlerin uyuz gösterileri.açık büfeler ve ruslar.çok çok sıkıcı.
sizin adınıza çok sevindim.devamını sabırsızlıkla bekliyorum..
çok öpüyorum

Adsız dedi ki...

biz de bu sene tatile gittiğimiz ilk yerden nasıl kaçacağımızı şaşırdık ikinci gün pılımızı pırtımızı toplayıp başka bi yere kaçtık. hepsi bir tecrübe işte hayatımızda. :)
tatiliniz çok iyi geçmişe benziyor devamını da bekliyorum...

İkiz Annesi sdilek dedi ki...

Banucum süpersin.Çok güzel yazın.Devamını sabırsızlıkla bekliyorum.

GeCe dedi ki...

hoşgeldin bence de gerçek tatil böylesi çok güzel geçmiş devamını bekliyorum

nuray dedi ki...

Hoşgeldiniz Canım , Cunda yı bende çok severim ,insana huzur veren bir yer, Tatil köyleri benimde favorom değil ama ne yaparsın çocuklar olunca

zuzuların annesi dedi ki...

*Elçin'cim bende:)

*Yedik sevgili Deniz...Nefisti:)

*Semracım bu sefer hiç rus yoktu,gerçekten kendimizi Türkiyede hissettik:)

*Sevgili Gülcan bak sizinde başınıza gelmiş benzer durum:( Ama tecrübe oldu hakikaten:)

*Dilek'cim sende öylesin tşk.ederim:)

*Gece'm evet gerçek tatil bu...

*Nuray'cım...Bizde o yüzden tercih ettik hep zaten ama artık büyüdüler..Kim tutar bizi?:))

Pusulasız Hayat Kitap Sesleri dedi ki...

Ne kadar özlemişim o tarafları yazılarını okuyunca fark ettim.
Sevgimle...